O môr henion i dhû:
Ely siriar, êl síla.
Ai! Aníron Undómiel.
Ely siriar, êl síla.
Ai! Aníron Undómiel.
Tiro! Él eria e môr.
I 'lîr en êl luitha 'úren.
Ai! Aníron...
I 'lîr en êl luitha 'úren.
Ai! Aníron...
......
Bir baktım da neredeyse her gün yazı yazmışım buraya. Sıkıntıdandır büyük ihtimalle. Ev biraz fazla sıkıcı yurt hayatına kıyasla. Yazacak konum var mı onu bile bilmiyorum. Sadece yazma isteği var içimde. Bir kaç günden beri planladığım
bir yazı vardı onu yazmaya çalışayım bari.
Masalları sever misiniz? Sanırım ben büyürken bana masalların gerçek olmadığını söylemeyi unuttular ki hala inanıyorum perilere, elflere, cücelere.
Küçükken en sevdiğim iki masal Alice in Wonderland ve Peter Pan'di.
Alic
e
'in
kendini birden bire gerçek hayatın saçmalıklarından kurtularak, özünde saçma bir dünyaya düşüvermesi ilginç gelmişti sanırım. Sonunda her şeyin bir rüya olması ise aslında sevindirmişti beni, çünkü ya benim rüyamda gördüklerim de aslında gerçeklerse ama ben rüya sanıyorsam?
Bu
düşünce çocukken vardı bende, şimdi ise ben inandığım sürece bir
yerlerde Wonderland diye bir dünyanın olduğunu düşünüyorum. Bu arada aslında yanlış anlaşılmasın benim masallarım pek de öyle masum, pembe değiller. Biraz karanlık, biraz kırmızı, biraz parlak ve biraz çatlaklar.
Peter Pan'i ise sevmemin nedeni, çocuk her zaman çocuk olarak kalabilme yeteneğine sahip. O yaşından önce olgunlaşan insanlar var ya ben onlardan biriydim işte. Çocukkenn tam bir ufalmış yetişkindim. Şimdi ise yarı yetişkin bir çocuğum. Yetişkin gibi davranmam istenmediği, ya da gerekmediği sürece çocuk gibi davranıyorum. Söylemeliyim ki çocuk gibi davranmak kesinlikle daha eğlenceli. Odanın içinde kaloriferden gelen tıkırtıları hayalet kedilere bağlıyabiliyorum mesela.
Geçen sene bir kodum vardı: "...aaand imagination goes wild~!". Bunu duydukları anda insanların beni bir süreliğine kendi başıma bırakmaları gerekiyordu. Çünkü ben çoktan Wonderland'in altın kapılarını aralamış, mor ağaçların, konuşan çiçeklerin ve uçan balıkların arasından geçerek elflerin yanına ulaşmış oluyordum. Artık bu koda pek ihtiyaç duymuyorum. İnsanlar alıştılar ya da alışmış gibi yapıyorlar. Ama burdan söylüyorum size, evetyeterince zorlarsam elfleri hatta ve hatta perileri görebilirim mesela uykusuzda limonata içerken.
Bazen kendimi kocaman bir vücüda sıkışmış bir çocuk gibi hissediyorum. Sanırım sadece o zamanlar yetişkin yanımla savaş içerisine giriyoruz. Fazla oyun oynamayı seviyor çocuk yanım, sonuçlarını düşünmeden. Birden kendimi alakasız ve gereksiz bir insanla flört ederken buluyorum. Hoop yarına buluşma ayarlamışım. Sonra yetişkin yanıma kalıyor yalan sıkmak bir bir tane.
Ne diyordum? Evet, masallar gerçekmiş falan. Geçen annem sordu, kızım gerçekten var mı şu elfler diye. Evet varlar, sırf ben inandığım için. Milyonlar hiç bir geçerli kanıtları olmadığı halde aslında inanıyorlar dinlere de, onları gerçek hale getiriyorlar. Benim mantığıma göre de, ben elflere inandığım için elfler var.
Elfler sizi kutsasın~!
PS: Normalde bu kadar çok saçmalamayı bir anda söylemem ama sıcak beyin hücrelerime yaramıyor sanırsam.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Fazla gelmeyin üstüme olur mu?